10 Kasım 2009 Salı

Nefes Filmi İzle

Nefes Filmi izLe
Nefes Güneydogu AnaDolu bölgesinde Irak Sınırına Yakın Bir ilcedeki Komando Tugayında Ve Karabal tepesinde GörevlendiriLen Bir yüzbaşının ve yaklasık olarak 45 kısının hikayesidir.. Uyuma Uyan otuz Kupona alınmadı Bu vatan



full nefes filmi izle , nefes filmi izle , tam nefes filmi izle , direk nefes filmi izle , nefes filmi resimleri , nefes filmi fragmanı , nefes filmi tanıtım

9 Kasım 2009 Pazartesi

Kemal Sunal ve Emre Belözoğlu

Kemal Sunal ve Emre Belözoğlu




Kemal Sunal- Hüsniyeye asılırken- yedi bela husnu

Kemal Sunal - Hüsniyeye asılırken - yedi bela husnu



4 Kasım 2009 Çarşamba

Kemal Sunal Muhtar Adayı

Kemal Sunal Asker Filmi

15 Ekim 2009 Perşembe

Kemal Sunal Al Hıyar

Kemal Sunal Galatasaray

7 Ekim 2009 Çarşamba

Oya Aydoğan İzle

Oya Aydoğan - Deli Şahin

2 Ekim 2009 Cuma

Olmaz OLsun Ferdi TayfuR





BEDAVA TÜRK FİLMLERİ İZLE




Yorumlarınızı DeğerLendireceğiZ Lütfen yorum Yazın...

30 Eylül 2009 Çarşamba

KemaL SunaL asKeRi FiLMi



YORUMLARINIZI BEKLERİZ

Kemal SunaL Süt KardeşLer İzle



WwW.Eski-Filmler.BLogSpoT.CoM


YoruMLaRınızı BekLeRiz...

25 Eylül 2009 Cuma

Kadir İnanır Umut Sokağı İzle





KADİR İNANIR FİLMLERİ İZLE

15 Eylül 2009 Salı

Kemal Sunal Gardorap Fuat İzle Çok Sıkıştım İzle Komik

KEMAL SUNAL ESKİ TURK FİLMLERİNDEN UNUTULMAZ FİLMİ

Gardorap Fuat




12 Eylül 2009 Cumartesi

Kemal Sunal Bombacı Değil Topçu Olsan Yemem

10 Eylül 2009 Perşembe

Kemal Sunal arap sen içme Filmi İzle Arap sen içme

ARAP SEN İÇME .!!! İZLE :)

Kemal Sunal Korkusuz Korkak İzle Korkusuz Korkak Filmi Full İzle

KEMAL SUNAL KORKUSUZ KORKAK FİLMİ İZLE

9 Eylül 2009 Çarşamba

1 mayıs işçiler bayramı kemal sunal cem karaca işçiler bayramı izle

Şener Şen FilmLeri İzle Kemal Sunal Ve Şener Şen İzle

Kemal Sunal Ve Şener Şen İzLe

Kema Sunal Kibar Feyzo İzle Kemal Sunal FilmLeri İzle

KEMAL SUNALIIN UNUTULMAZ FİLMLERİNDEN [ KİBAR FEYZO ] İZLE


8 Eylül 2009 Salı

Türk Filmleri Karakter tanıtımLarı Türk Filmleri sanatçıları

************************************************** ************

Adile Naşit
Oyuncu | 1930 - İstanbul

Adile Nasit, 17 Haziran 1930’da Istanbul’da dogdu. Asil adi Adile Keskiner’dir. Tiyatro oyuncusu Amelya Hanim ile ünlü komedyen Nasit’in kizidir. Babasinin ölümü üzerine ögrenimini yarim birakarak, 1944 yilinda Istanbul Sehir Tiyatrosu Çocuk Tiyatrosu’na girdi. Herseyden Biraz oyunuyla sahneye çikti. Ayni yil Halide Piskin’in grubuyla Istanbul’da turneye çikti. Daha sonra Muammer Karaca’nin tiyatrosuna girdi. 1948’de komedi oyunculari Aziz Basmaci ve Vahi Öz’le birlikte kurduklari toplulukta 1951 yilina kadar çalisti. Yine 1948 yilinda Lüküs Hayat filmiyle sinema oyunculuguna basladi.

1950’de, kendisi gibi tiyatorcu olan Ziya Keskiner ile evlendi. 1954’te yeniden Muammer Karaca tiyatrosuna döndü ve 1960’a dek burada çalisti. 1961’de, esi ZIya Keskiner ve abisi Selim Nasit Özcan ile birlikte, Nasit Tiyatrosu’nu kurdular. Bu toplulugun dagilmasindan sonra 1963’te girdigi Gazanfer Özcan-Gönül Ülkü tiyatrosunda, 1975’e kadar araliksiz olarak çalismistir. Adile Nasit, sinemaya ikinci ve asil girisini 1970’lerde yapti. 1976’da Iste Hayat adli filmdeki rolüyle, Antalya Altin Portakal Film Festivali’nde En Iyi Kadin Oyuncu ödülünü kazandi. Bu, Türk sinemasinda, ‘star’ olmayan bir basoyuncunun kazandigi ilk ödüldü. Rifat Ilgaz’in eserlerinden sinemaya aktarilan Hababam Sinifi filmlerinin birçogunda, müstahdem kadin rolüyle yeraldi ve buradaki oyunculuguyla da büyük begeni kazandi. 1978’de Uluslararasi Sanat Gösterileri’nin tiyatro ve müzikallerinde rol almaya basladi. 1981 yilinda TRT televizyonunda Uykudan Önce isimli bir çocuk programi yapmaya basladi.

Bu programda anlattigi masallar ve öykülerle, çocuklarin gönlünde taht kurdu. Gerek sinema filmlerinde, gerekse oyunlarda, basit, saf, iyi yürekli kadin tiplemesini basariyla oynadi ve kendine has bir üslûpla yenileyerek karakteristik hale getirdi. Adile Nasit, 11 Aralik 1987’de Istanbul’da öldü.

Oynadığı film sayısı:71
************************************************** ************
Ahu Tuğba
Oyuncu | 3 Mayıs 1963 - İstanbul


1963 yılında İstanbul'da doğdu. Arnavutköy Amerikan Kız Kolejini bitirdi. 13 yaşındayken ilk filmini çevirdi.1981 yılında tekrar film çekmeye başladı. Bugüne kadar 50'den fazla filmde rol aldı.

1984 yılında sahneye çıktı ve 30 kişilik grubuyla şov yaptı. İlk kez 1981 yılında Mustafa Ulusoy'la evlendi. Ahu Tuğba 1991 yılında Arnavut asıllı Timmy Alejtanij ile yaptığı evlilikten Ahu adında bir kız çocuğu sahibi oldu.
1963 yılında İstanbul'da doğdu. Arnavutköy Amerikan Kız Kolejini bitirdi. 13 yaşındayken ilk filmini çevirdi.1981 yılında tekrar film çekmeye başladı. Bugüne kadar 50'den fazla filmde rol aldı.

1984 yılında sahneye çıktı ve 30 kişilik grubuyla şov yaptı. İlk kez 1981 yılında Mustafa Ulusoy'la evlendi. Ahu Tuğba 1991 yılında Arnavut asıllı Timmy Alejtanij ile yaptığı evlilikten Ahu adında bir kız çocuğu sahibi oldu.

Oynadığı Film sayısı: 44
************************************************** ************
Ajda Pekkan
Oyuncu | 12 Şubat 1946 - İstanbul


Ayşe Ajda Pekkan, 12 Şubat 1946 yılında İstanbul'da doğdu. Babası Rıdvan Pekkan deniz binbaşısı, annesi Nevin Dobruca ev hanımıydı. Babasının görevi dolayısıyla çocukluğu Gölcük'te, Amerikan askerlerinin ailelerinin arasında geçti. Modern bir ortamda ancak ailevi sorunlar arasında geçirilen çocukluk Ajda Pekkan'ın gençliğini etkileyen önemli bir dönem oldu.

Şarkıcı olmak için büyük heves taşıyan Çamlıca Kız Lisesi öğrencisi Ajda Pekkan, kardeşi Semiramis'in de desteğiyle 1962 yılında dönemin en popüler gece klubü Çatı'nın sahibi olan İlham Gencer'e ulaştı. İlk olarak seslendirdiği Mina'nın "Il Cielo In Una Stanza" şarkısıyla kendini kabul ettirdiği Çatı gece klubünde Los Çatikos topluluğu eşliğinde bir müddet sahne çalışması yaptı.

1963 yılında bir aile dostlarının teşvikiyle Ses dergisinin, sinemaya yeni yüzler kazandırmak amacıyla açtığı kapak yıldızı yarışmasına katıldı. Ediz Hun'un erkekler dalında birinci, Hülya Koçyiğit'in bayanlar dalında ikinci olduğu yarışmada, birinci seçilen Ajda Pekkan'ın profesyonel kariyeri böylece başlamış oldu. Avrupai görünümü ve cüretkar tavırlarıyla Yeşilçam'ın gözde sanatçılarından biri olan Ajda Pekkan, beyaz perdeden gelen teklifleri değerlendirmeye başladı ve 1963 yılında "Adanalı Tayfur" ile ilk kez çıktığı kamera karşısında, 1967 yılındaki son filmi olan "Harun Reşit'in Gözdesi"ne kadar baş rollerini Ayhan Işık, Cüneyt Arkın ve Tamer Yiğit gibi sanatçılarla paylaştığı 47 film çevirdi.

Ses kabiliyeti rol aldığı filmlerdeki yapımcıların da dikkatinden kaçmadı ve pek çok filminde şarkıcı rolü üstlendi ve çeşitli şarkılar seslendirdi. İlk filmi "Adanalı Tayfur"da seslendirdiği "Göz Göz Değdi Bana" şarkısı, arka yüzünde Öztürk Serengil'in seslendirdiği "Abidik Gubidik" şarkısıyla birlikte 45'lik plak olarak yayınlandı. Sinemaya başlamadan önce tanışıp şarkıcılık yapabilmesi için yardım istediği ve kabiliyetine ikna ettiği Fecri Ebcioğlu, sinema yıllarında da Ajda Pekkan'la irtibatını hiç koparmadı ve 1965 yılında kendine ait ilk plağı olan "Her Yerde Kar Var / 17 Yaşında" piyasaya sürüldü. Fecri Ebcioğlu'nun yabancı şarkılar üzerine Türkçe sözler yazarak ülkemize benimsettiği "aranjman" tarzının en büyük starı, Adamo'nun ünlü şarkısını yine Adamo gibi Fransız aksanıyla söyleyerek, yavaş yavaş ismini duyurmaya başladı.

Sahnelerden sinemaya geçen sanatçıların aksine, sinemadan sahneye geçen Ajda Pekkan, birkaç plak denemesinden sonra 1968 yılında çıkardığı "İki Yabancı" 45'liği ile aranjman dalında onbinlerce plak satarak satış rekoru kırdı. "Dünya Dönüyor", "Saklanbaç" ve "Üç Kalp" gibi üstüste çok başarılı plaklar yaptı. Bu yükselen trendin neticesinde yurtdışından davetler aldı ve Atina'daki Uluslarası Apollonia Müzik Festivali'nde '68 yılında "Özleyiş" ve '69 yılında "Perhaps One Day" şarkıları ile üstüste iki kere dördüncü olarak müzik piyasasındaki yerini sağlamlaştırdı. Barcelona'daki Akdeniz Şarkıları Festivali'nde "Ve Ben Şimdi" şarkısı ile Türkiye'yi temsil etmesi ve şarkılarının pek çok filmde fon müziği olarak kullanılması, Ajda Pekkan'ı tüm ülkede tanınır hale getirdiği gibi, ilk olarak Zeki Müren'in alt kadrosunda yer aldığı gazino sahnelerinin de aranan isimlerinden biri oldu.

Her ülkenin starlarını bünyesinde barındırmaya özen gösteren Philips firması, Türkiye'den seçtiği Ajda Pekkan'ı kanatlarının altına aldı ve kayıtları Fransa'daki stüdyolarda gerçekleştirilen, Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı şarkılarla, Ajda Pekkan'ın diğer şarkıcılardan bir adım öne fırladığı yıllar başladı. Üstüste gelen hit plaklarla Ajda Pekkan'ın sesi tüm ülkede keyifle dinlendiği gibi, şık giyimi, sürekli kendini yenileyen görünümü ve değişime açık tavrıyla sadece müzikte değil moda konusunda da hayranlarını sürükleyen bir ikon haline geldi.

"Sensiz Yıllarda", "Yalnızlıktan Bezdim" gibi şarkılarla fırtına gibi girdiği 70'lerin ortalarında seslendirdiği "Tanrı Misafiri", "Kimler Geldi Kimler Geçti", "Hoşgör Sen", "Sana Ne Kime Ne" gibi ileride birer Ajda Pekkan klasiği haline gelecek şarkılarıyla Türkiye sınırlarını zorlamaya başladı. Bu üstün performansının sonucunda 1976 yılında Paris'in ünlü Olympia müzikholünde, pek çok şarkısının Türkçe versiyonlarını seslendirdiği, dönemin ünlü Cezayir ası llı Fransız şarkıcısı Enrico Macias'la seri konserler verdi. Bir dost toplantısında Hürriyet Gazetesi sahibi Erol Simavi'nin "Ajda Pekkan'a Star demek yetmez, ancak Süperstar dersek yerini bulur." sözüyle birlikte önce sanat çevrelerinde, sonra hayranlarının arasında, daha sonra da tüm ülkede "Süperstar" ünvanıyla anılır oldu.

1977 yılında bu ünvanını ilk kez resmileştiren, o güne kadar benzeri görülmemiş bir kapak dizaynı ve prodüksiyonla piyasaya sunulan, "Kim Ne Derse Desin", "Hancı" gibi şarkıların yer aldığı albümü "Süperstar"ı hazırladı. Aynı yıl Tokyo'daki Yamaha Müzik Festivali'nde "A Mes Amours" şarkısıyla elde ettiği başarılı netice, -70'lerin başında yurtdışında ilk olarak bir Almanca ve daha sonra birkaç Fransızca plağı satışa sunulan- Ajda Pekkan'ın '77 ve '78 yıllarında Fransa'da ses getiren 45'lik çalışmaları yapmasına ve sonunda "Pour Lui" isimli Fransızca albümünü hazırlamasına ön ayak oldu. Halk konserleri, sahne çalışmaları ve konuk sanatçı olarak katıldığı uluslararası organizasyonlar ile başarısını pekiştiren Ajda Pekkan, 1979 yılında "Bambaşka Biri", "Haykıracak Nefesim" gibi şarkıların yer aldığı Süperstar serisinin ikinci albümü "Süperstar 2"de kariyerinin doruğuna çıktı. 70'li yıllarda defalarca yılın sanatçısı seçildiği gibi şarkıları da liste başlarından inmedi, çeşitli ödüller kazandı.

O seneye kadar, Türkiye'yi temsil etme görevinin, eleme usulüyle belirlendiği Eurovision şarkı yarışmasına 1980 yılında atama yoluyla Ajda Pekkan seçildi. İlk önce tespit edilen 5 bestecinin şarkılarının jüri tarafından 3'e düşürülmesiyle, "Bir Dünya Ver Bana", "Olsam" ve "Pet'r oil" ile Tv ekranlarında boy gösterdi. "Pet'r oil"ın Türkiye'yi temsil etmesine karar verilen gece sonunda, ülkemizde hiç olmamış birşey oldu ve henüz plağı satışa sunulmamış bir şarkı tüm halk tarafından ezbere söylenir oldu.

Kulis faaliyetlerinin yetersizliği, şarkının siyasi hicivli yapısı ve yarışma gecesindeki organizasyon bozuklukları neticesinde Ajda Pekkan bu yarışmada hayal kırıklığı yaratan bir derece aldı. Süperstar'ı bir hayli küstüren bu yarışmadan sonra bir süre dinlenme kararı alıp A.B.D.'ye yerleşti. 70'lerin sona ermesiyle birlikte pop müziğin cazibesini yitirip, alaturka ve arabeske yönelindiği yıllarda "Sen Mutlu Ol" ve "Sevdim Seni" isminde hafif müzik ve alaturka sentezi iki albüm yaptı. Ancak Süperstar'ın bir türlü içine sinmeyen ve kendi isteği doğrultusunda gerçekleşmeyen, ısmarlama olarak hazırlanan bu albümler Ajda Pekkan hayranlarının beklediği renkten ve kıvamdan uzaktı.

Yerli bestecilerle çalışmaktan beklediği verimi alamayan Ajda Pekkan, 70'lerde kendi önderliğinde yükselen aranjman akımına geri döndü. "Süperstar 83 Show"uyla sahnelerde fırtına gibi eserken, en başarılı çalışmalarında yanında olan Fikret Şeneş'le birlikte çalıştığı "Uykusuz Her Gece", "Son Yolcu" gibi şarkıların yer aldığı "Süperstar 83" albümüyle yeniden gönülleri fethetti. Reklam filmleri, Tv programları, sahne çalışmalarıyla ikinci baharını yaşayan Süperstar, '84 yılının sonlarında yapımcılarının ve yakın çevresinin ısrarıyla dönemin popüler gruplarından Beş Yıl Önce 10 Yıl Sonra ile bir albüm hazırladı.

"O Benim Dünyam" şarkısıyla yeniden çıkış yakalayan Ajda Pekkan, şarkı yorumlarındaki üstün bir performansına rağmen şarkıların özensizliği ve zorlama bir albüm olmasından dolayı, yeni ekibiyle beklediği sükseyi yapamadı. '87 yılınd a Ülkü Aker ve Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı "Kim Olsa Anlatır", "Yalnızlık Yolcusu" gibi şarkılarla, özel hayranları için eşsiz olarak nitelenen ancak hit şarkı eksikliği nedeniyle, fazla tutulmayan "Süperstar 4" albümünü hazırladı. Sonrasında yaptığı evlilik nedeniyle aldığı müziği bırakma kararı tüm müzik severleri üzse de, müzikten ayrı geçen günlerinde yaşadığı boşluk hissi neticesinde yeniden müziğe dönüş kararı verdiği sıralarda evliliği de sona erdi.

'89 yılının son günlerinde "Ajda '90" albümünü piyasaya sürdü. Pop müziğin çıkmaza girdiği, hatta unutulduğu günlerde "Yaz Yaz Yaz" ile ortalığı kasıp kavurdu. Yarısı yerli beste, yarısı aranjman olan bu albüm, Ajda Pekkan'ın muhteşem dönüşünün bir işaretiydi adeta. Peşi sıra başlayan Rumelihisarı konserleriyle Süperstar, sevenlerini kaldığı yerden büyülemeye devam etti.

'91, '93 ve '96 yıllarında çoğunlukla yerli bestecilerle çalıştığı albümleri, sivrilen bir kaç şarkı dışında beklenen ilgiyi görmedi. 90'ların ortalarına kadarki 30 senelik müzikal kariyerinde hiç toplama albüm yapmayan Ajda Pekkan'ın, hayranlarını çok memnun etse de kendi rızası dışında yayınlanan "Hoş Görsen" ve "Unutulmayanlar" albümleri piyasaya çıktı. Çeşitli sahne çalışmalarına devam ederken '98 yılında eski şarkılarının yeni düzenlemelerini seslendirdiği "Best Of" albümü müzik marketlerdeki yerini aldı. Yüksek satış grafiği yakalayan bu albümün devamı niteliğinde, 2000 yılında 2 CD'den oluşan "Diva" albümü piyasaya çıktı. Bu albümde Ajda Pekkan'ın eski şarkılarının yeni yorumlarının yanı sıra, "Mutlu Bütün Şarkılar" ve "Aşka İnanma" gibi iki yeni şarkı ve kardeşi Semiramis Pekkan'ın eski şarkılarından "Dert Ortağım" ile "Bu Ne Biçim Hayat"ın da Ajda Pekkan yorumları yer aldı. Büyük başarı elde eden bu albümün şarkılarından "Bir Günah Gibi", dünyaca ünlü DJ Claude Challe'nin "Buddha Bar" serisinde yer aldı. 2000 yılında Monaco'da Monte Carlo Sporting D'été müzikholü'nde dünyaca ünlü sanatçılarla birlikte sahne alan Süperstar, bir de "Prestige de la Turquie avec Ajda Pekkan" isminde videoklip hazırladı.

60, 70 ve 80'li yıllarda pek çok filmde fon müziği olarak kullanılan Ajda Pekkan şarkılarından sonra Ajda Pekkan'ın sesi, 2001 yılı içerisinde sinemalarda gösterime giren "Cahil Periler" filminde "Bambaşka Biri" ve Meksika'da yayınlanan bir pembe dizide de "Bir Günah Gibi" şarkıları ile yer aldığı filmlere renk kattı. Sadece şarkı söyleyerek kendini istediği kadar ifade edemediğini düşünen ve 60'lardaki beyaz perde macerasını yenide n tatmak isteyen Süperstar, şu sıralar çekimleri yapılan ve 2002 yılında vizyona girecek olan "Şöhret Sandalı" isminde bir sinema filminde rol almanın yanı sıra, halen İstanbul'un sayılı gece klüplerinden Catwalk'ta sahne almakta ve hayranlarının sabırsızlıkla beklediği yeni albümünün hazırlıklarını sürdürmektedir.
Oynadığı Film Sayısı: 28
************************************************** ************
Ali Şen
Oyuncu | 1918 - Adana


Ali Şen sinemaya 1954 yılında "Ahretten Gelen Adam" filmi ile giriş yaptı.

Yüzlerce filmde oynayan Şen, her rolün hakkını vererek oynadı. Komedi filmlerinden romantik filmlere her filmde rol alan oyuncu, aynı zamanda aktör Şener Şen'in babasıdır.

Türk sinema izleyicisinin kalplerinde yer eden Ali Şen, 15 Aralık 1989 tarihinde vefat etti.
Oynadığı Film: 195
Yönettiği Film: 0
************************************************** ************
Aliye Rona
Oyuncu | 1921 - Suriye

1921'de Suriye'de dünyaya gelen Aliye Rona, yüzlerce filmde rol aldı.

Uzun süre tiyatro oyunculuğu yaptı. 1947 yılında "Kerim'in Çilesi" adlı filmle sinemaya geçti.

Türk Sineması'nda her rolü ustalıkla başardı. Genellikle çocuklarına kol kanat geren, onları ve yaşamını herkesten korumaya yönelik üstlendiği rolleri onu, sinemanın kötü kadını ilan etti.

Bu üstlendiği rollerde yıllarca çok başarı oldu ve yeri hiçbir zaman doldurulamadı. Aliye Rona her rolü başarı ile oynayabilen gerçek bir oyuncuydu.

Rona, 27 Ağustos 1996 yılında aramızdan ayrıldı.

Oynadığı Film: 141
Yönettiği Film: 0
************************************************** ************
Atıf Yılmaz
Yönetmen | 1925 - Mersin

1925'te Mersin'de doğdu. Bir süre İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde ve Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde okudu. 1947'de Tavanarası Ressamlar Topluluğu'na katıldı. Aynı yıllarda "Beş Sanat" dergisinde sinemayla ilgili yazıları yayınladı. Bir ara senaryo ve sinema afişleri yaptı. 1950'de Semih Evin'in asistanı olarak sinemaya geçti. Bir yıl sonra "Kanlı Feryat" filmiyle yönetmenliğe başladı. 1960'da Orhan Günşiray ile birlikte "Yerli Film" yapımevini kurdu. Çeşitli sinema derneklerinde ve sendikalarında görev aldı. Kendi hesabına yapımevi kurdu sonra kapattı. 1980'de Ömer Kavur ve Yavuz Özkan ile birlikte ADAF'ı kurdu. Bu şirket dağıldıktan sonra, kendi adına bir yapımevi açtı. Türk sinemasının önemli yönetmenlerinden biri olan Atıf Yılmaz, hemen hemen her türde yapıtlara imzasını atmasına rağmen, belirli bir çizginin üzerinde kalmayı bildi. Özellikle köy yaşamını anlatan ve toplumsal içerikli filmlerde başarı sağladı. Çoğunlukla kendi yönettiği filmlerin senaryolarını kendi yazdığı gibi başka yönetmenlere de senaryolar yazmıştır (Üç Arkadaş, Ateşten Damla gibi). Piyasa işi filmlerinde bile belirli bir biçimsel olgunluk ile rahat bir anlatımı bulunmaktadır.

Atıf Yılmaz, hemen hemen her türde film yaptı ve çeşitli akımlar denedi. Filmleri yurtiçinde ve yurtdışında çeşitli ödüller kazandı.

1951'den başlayarak çeşitli yapım şirketleri kurdu ve Türk sinemasında pek çok ünlü yönetmenin yetişmesine katkıda bulundu. Atıf Yılmaz halen film çekmektedir.

Sinema oyuncusu Nurhan Nur ve daha sonra da senarist Ayşe Şasa ile evlenen Atıf Yılmaz, üçüncü evliliğini Deniz Türkali ile yaptı.

Oynadığı Film Yok...
Yönettiği Film: 99
Senaryosunu Yazdığı Film: 23

************************************************** *************
Aydemir Akbaş
Oyuncu | 1936 - İstanbul

İtalyan ve Galatasaray liselerinde tahsilini yaptı. Gazetecilik hayatına atıldı, Gülriz Sururi, Ayfer Feray - Nisa Serezli, Ali Poyrazoğlu gibi tiyatro toplulukları ile beraber çalıştı.

1964'de Atıf Yılmaz'ın yönettiği "Keşanlı Ali Destanı" adlı film ile oyuncu olarak sinemaya geçti.

Bir süre Yılmaz Güney'in filmlerinde oynadı.

1974 yılındaki seks filimleri furyasında ismini duyurarak, başrollerde oynamaya başladı. Daha sonraki yıllarda İbrahim Tatlıses ile çalışarak senaryo çalışmaları yaptı. Ayrıca bir çok TV dizilerinde rol aldı. 1987'de "Düş Yakamdan Osman" filmiyle yönetmenliğe başladı.

Oynadığı Film: 68
Yönettiği Film: 5
************************************************** ***********
************************************************** ***********
Ayhan Işık
Oyuncu | 1929 - İzmir

1929 yılında İzmir'de doğdu. 1953'te Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'nden mezun oldu. Sinemaya geçmeden önce grafiker olarak çalıştı, çeşitli dergilere kapak resimleri yaptı.

Sinemaya 1951'de Yıldız Dergisi ve İstanbul Film'in açtığı yarışmayı kazanarak girdi. Aynı yıl "Yavuz Sultan Selim ve Yeniçeri Hasan" filmiyle ilk kez beyazperdede gözüktü.

İkinci filmi "Kanun Namına" ile oyunculuktaki yeteneğini kanıtlayarak, üne kavuştu. 1959'da Amerika'ya gitti ve sinema konusunda incelemelerde bulundu. Yurda döndükten sonra, yeni filmler çevirerek ününü sürdürdü. 1972'de film yıldızlarının sahneye çıkma modasına uyarak, Klasik Türk Müziği dalında solistlik yaptı.

Daha sonra oyunculuğunun yanı sıra, yapımcılık yapmaya da başladı. Bir süre sonra da oyuncu ve yönetmen olarak "Örgüt" filmini çekti TV'de bazı reklam filmlerinde gözüktü. Türk sinemasının belki de en büyük oyuncularından biri olan Ayhan Işık ikinci filminden sonra fiziği ve yeteneği ile dikkatleri çekerek, ölene kadar çevirdiği bütün filmlerde hep başrol oynadı. "Kral" unvanını aldı.

Işık, ününü en uzun süre koruyan ilk oyuncu oldu. Işık 1954'te Türk Film Festivali'nde, 1962'de Ses, 1965'te Artist ve daha bir çok yayın organının düzenlediği yarışmalarda "en başarılı erkek oyuncu" seçildi. Işık 1979'da beyin kanaması rahatsızlanarak yaşama göz yumdu.

Oynadığı Film: 97
Senaryosunu Yazdığı Film: 1
************************************************** *********
Ayşen Gruda
Oyuncu | 1946 - İstanbul

1946 İstanbul doğumlu. Ankara Çuvaldız ve Devekuşu Kabare Tiyatroları'nda sahneye çıktı. Asıl ününü TV için yaptığı skeçlerde kazandı ve bu skeçlerde "Domates Güzeli Nahide Şerbet" tiplemesini canlandırdı. Daha sonra sinemaya geçerek aynı türdeki tiplemesini sürdürdü. "Hisseli Harikalar Kumpanyası" adlı müzikalde rol aldı. Tiyatro sanatçısı Yılmaz Guruda ile evlenip ayrıldı. Halen televizyon dizilerinde rol almaktadır.

Filmleri arasında "Tosun Paşa", "Süt Kardeşler", "Aile Şerefi", "Çöpçüler Kralı", "Güllüşah ile İbo", "Habbam Sınıfı Tatilde", "Avanak Apti", "Doktor", "Şark Bülbülü", "Renkli Dünya", "Gırgıriye"yi sayabiliriz.

Oynadığı Film: 51
Yönettiği Film: 0

************************************************** ********
Belgin Doruk

Oyuncu | 1936 - Ankara

Bir güzellik yarışmasının sonunda kendini Yeşilçam'da bulan ve siyah beyaz filmlerdeki 'Küçükhanımefendi'liğiyle Türk sinemasına damgasını vuran Belgin Doruk, zirve saltanatını da yalnızlığın acısını da yaşadı...

Kalp yetmezliği sonunda 1995'in Mart ayında kaybettiğimiz Belgin Doruk, sinemamızın unutulmayan efsane yıldızlarından birisiydi. 1936 yılında Ankara'da dünyaya geldi. Doruk, sinemada güzelilğiyle, oyun gücüyle ve yanağındaki gamzesiyle büyük sükse yaptı. Gamzesiyle ilgili anlattığı anıları da ilginçti ünlü yıldızın...'Annem bana hamileyken Ankara'da Gazi Çiftliği'ndeymiş. Benim gamzeli olmamı istediği için de bol bol ayva yemiş. Gerçekten de gamzeli doğdum. Tesadüf işte... Ama annem bunun tesadüf olmadığını söylerdi hep.'

Sonraki yıllarda Ankara'dan İstanbul'a gelen Doruk ailesi Yeşilköy'e yerleşti. Annesinin desteğiyle 1952 yılında Yıldız dergisi ve İstanbul Film'in açtığı yarışmaya girdi. O yıl erkeklerde Ayhan Işık, bayanlarda da Belgin Doruk birinci seçildi. İlk filmi, 'Çakırcalı'nın Definesi'ydi. Arkadaşları okul sıralarındayken, o film setindeydi. Ayhan Işık'la oynadığı filmin yönetmeni Faruk Kenç'ti ve ilk evliliğini onunla yapacaktı. Bu ilk filmini çektikleri Aydın yakınlarındaki Çakmak Çiftliği ise ilginç bir tesadüf, ikinci evliliğini yaptığı Özdemir Birsel'indi. Belgin Doruk için Ayhan Işık çok özel bir insandı... Doruk, Göksel Arsoy ve Zeki Müren'le de filmler çekti. 1960'lı yılların bir numaralı yıldızı olan Belgin Doruk, 1970'lerde değişen sinemayla birlikte önce starlığını, sonra sağlığını yitirdi. Aşırı kiloları, içine düştüğü yalnızlık ve ekonomik kriz onu etkiledi.

'Artık bu dünyada işim kalmadığına karar verdim. Gözüm iyice karardı ve bir kutu uyku hapı uçtim. Gözlerimi açtığımda, başucumda kızım, kocam vardı.'
Oynadığı Film: 70

Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Bilal İnci
Oyuncu | 1936 - Adana

Adana’da 1936 yılında doğan Bilal İnci, bir süre İzmit Lisesi’nde okudu. İnci, çeşitli işlerde çalıştıktan sonra 1966’da “Karanlıkta Vuruşanlar” filmiyle sinemaya girdi. “Kötü adam” rollerinde oynayanİnci, karakter oyuncusu olarak öne çıktı.

Sinemaya bir süre ara veren İnci, “Ezo Gelin”, “Dönüş”, “Bir Türke Gönül Verdim”, “Alageyik”, “Büyük Yemin”, “Beyaz Mendil”,”Babanın Oğlu” gibi filmlerde rol aldı.

Oynadığı Film: 97
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Bülent Kayabaş
Oyuncu | 1945 - İstanbul

1945 yılında doğdu. 1963 yılında tiyatroya profesyonel olarak başladı. Sayısız tiyatro oyunları, sinema ve televizyon filmleri çekti.

"Bereketli Topraklar Üzerinde", "Son Urfalı", "Faize Hücum", "Fasulye" gbi sinema filmleri, "Fantastik Hikayeler", "Ayrı Dünyalar" gibi TV filmlerinde rol aldı

Oynadığı Film: 76
Yönettiği Film: 0
************************************************** *******
C-D-E
************************************************** *******
Cengiz Sezici
Oyuncu | 1950


1971-72 tiyatro sezonu ile tiyatroya başladı.

1978''de "Selvi Boylum Al Yazmalım" ile sinemaya başladı.

Sinema her zaman başarıyla sürdürdü.

Araba kullanmayı, ata binmeyi, yüzmeyi, motorsiklet kullanmayı çok seven Sezici'nin ödüleri:

33. Antalya Altın Portakal Film Festivali En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
Oynadığı Film: 19
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
************************************************** ********
Cüneyt Arkın
Oyuncu - Yönetmen | 8 Eylül 1937 - Eskişehir

Asıl adı Fahrettin Cüreklibatur olan oyuncu sinemaya; Artist isimli derginin açtığı yarışma sonucunda, vatani görevini yaparken girdi.

Karate filmlerinin, polisiye ve tarihsel filmleri en tutulan oyuncusu oldu. 1976 yılında çevirdiği "Şahin" adlı filmle de yönetmenliği denedi. Cüneyt Arkın Türk sinemasında daha çok Malkoçoğlu, Kara Murat filmleri ile anıldı. Bunun yanısıra Türk Sineması'nın en çok başrol oynayan ismi Arkın'ın romantik filmlerde de oynadı.

60'larda ve 70'lerin başında, romantik bir Cüneyt Arkın vardır. 70'lerin ortalarından sonra tarihi filmler, 80'lerde ise daha çok toplumsal olaylara ağırlık veren filmlerde oynar. Daha sonraları ise televizyon dizilerinde oynayan oyuncu, Türk sinema tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır.
Oynadığı Film: 232
Yönettiği Film: 28

************************************************** *********
Danyal Topatan
Oyuncu | 1916 - Tarsus / Adana

1916 yılında doğan Ahmet Danyal Topatan sinemaya 1953 yılında çekilen Drakula İstanbul'da filmi ile giriş yaptı.

Ortaokul 1. sınıftan ayrılıp seçimini Yeşilçam'dan yana yapan oyuncu, yüzlerce filmde rol aldı. Topatan, 26.9.1975 yılında vefat etti.

Oynadığı Film: 122
Yönettiği Film: 1
************************************************** *******
************************************************** ******
Ediz Hun
Oyuncu | 1940 - İstanbul

1963 yılında sinemaya 'Genç Kızlar' filmiyle geçen, kısa süre içinde aranılan romantik jönler arasına giren Ediz Hun, 1976'da gittiği Norveç'te biyoloji ve çevre bilimleri eğitimi aldı. Hun, 1999'da da milletvekili seçildi...

Ediz Hun, 1940 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Babası Adnan Bey, Çerkez, annesi Neşvet Hanım ise Rumeli göçmeniydi. Hun, çocukluğunu anlatırken özellikle tutumlu olduğunu her zaman hatırlattı...

'Annem felsefe öğretmeniydi, babam da makine mühendisi. Tek oğluydum ailemin. Ancak tek çocuk olmama rağmen asla şımarmadım. Zaten onlar da bana böyle bir fırsat vermedi. Ailemin maddi durumu iyi olmasına rağmen kazandığım paraları hiçbir zaman çarçur etmedim. Hep yatırım yaptım.'

Atatürk Lisesi'nden mezun olduktan sonra bir süre Almanya'daki Würzburg Üniversitesi'ne devam etti. 1963 yılında bir derginin açtığı yarışmada birinci oldu ve aynı yıl Nevzat Pesen'in yönetiminde Türkan Şoray ve Hülya Koçyiğit'le başrolünü oynadığı 'Genç Kızlar' adlı filmle sinemaya başladı. Kısa süre içinde romantik jön olarak Yeşilçam'ın aranılan oyuncuları arasına girdi. Ediz Hun, o dönem Türk sinemasını yakından tanıdı...

'Sinemamız o yıllar tamamen kendi kabuğunda bulunuyordu. Sinemadan kazanılanlar da zaten sinema dışına taşındığı için gelişme de olmadı. Fakat halkın başka bir eğlencesi yoktu ve bu nedenle de bu filmleri izliyordu. Ne var ki tüm bunların dışında genelde sevgiyi, dürüstlüğü, yardımlaşmayı anlattığı için ve bu tür mesajlar verdiği için Türk sinemasının o dönem yapılan filmleri çok önemlidir. İnsanlara bir anlamda bu konularda eğitim verdi o filmler.'

3 Ocak 1973'te hostes Berna Hanım'la evlendi. 1974'te kızı Bengü dünyaya geldi. Türk sineması krize girince 1976'da ailece Norveç'e gitti. Oslo ve Trondheim üniversitelerinde biyoloji ve çevre bilimleri eğitimi aldı. 1981'de Türkiye'ye geri döndü ve matbaa kurarak ticaret hayatına atıldı. Aynı yıl oğlu Burat dünyaya geldi. 1985'te Orhan Aksoy'un TRT adına yönettiği 'Acımak' adlı dizisinde başrolü oynadı. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Turizm, Mahalli İdareler ve Avrupa Topluluğu Bölümleri Öğretim Görevlisi olarak öğretmenlik yaptı. Bu görevini 1999'da ANAP milletvekili seçilinceye kadar sürdürdü. 1991-93 yıllara arasında Çevre Bakanlığı Bakanlık Baş Danışmanı ve İstanbul Çevre İl Müdürlüğü görevini üstlendi. 1996 Çevre Bakanlığı'ndaki görevinden istifa etti ve 'Doğal Dengenin Korunması' konularında yurtiçi ve dışında konferanslar verdi...
Oynadığı Film: 76
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Efkan Efekan
Oyuncu | 1935 - İzmir

İzmir’de 1935 yılında doğan Efkan Efekan, Beyoğlu Ortaokulu’ndan mezun oldu. Sinemaya 1953’te “Battal Gazi Geliyor” filminde figüran olarak başlayan Efekan, 1953 ile 1958 yılları arasında Sami Ayanoğlu’nun asistanlığını yaptı.

1958 yılında “Ölmeyen Aşk” filminde başrol oynayan Efekan, çoğunlukla Muhterem Nur ile ideal çift oluşturarak çevirdiği filmlerle ün sağladı.

Lütfi Akad, Memduh Ün, Halit Refiğ ve Metin Erksan gibi önemli yönetmenlerle çalışan Efkan Efekan, kariyerinin en parlak dönemlerini,Yeşilçam’ın da çok güçlü olduğu ve film sayısının giderek arttığı 1960’larda yaşadı.

Uzun süre başrollerde oynayan Efkan Efekan, zamanla ikinci rollerde ve yardımcı rollerde oynamaya başladı. Kısa bir süre ara verdikten sonra 1974 yılında Temel Gürsu’nun yönettiği “Kısmet” adlı filmle sinemaya dönüş yapan Efekan, bu dönemde ağırlığı sahneye verdi ve ses sanatçısı olarak hayatını devam ettirdi.

Efkan Efekan, 1980’lerin sonundan itibaren TRT’nin dizilerinde rol almaya başladı. Efekan, bu dönemde “Yaprak Dökümü”, “Dudaktan Kalbe” ve “Hanımın Çiftliği” gibi tanınmış edebiyat eserlerinin televizyon uyarlamalarında rol aldı.

Efekan’ın rol aldığı başlıca filmler arasında ise “Yangın Var”, “Mahalle Arkadaşları”, “Ekmekçi Kadın”, “Aşkın Gözyaşları”, “Yedi Kocalı Hürmüz”, “Keşanlı Ali Destanı” ve “Kısmet” yer alıyor.

Oynadığı Film: 36
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Ekrem Bora
Oyuncu | 1932 - Ankara

Gerçek adı Ekrem Şerif Uçak'tır. 1934'te Ankara'da doğdu. Ortaokuldan mezun olduktan sonra Sultanahmet Devlet Basımevi Kursu'nu bitirerek, mürettip ve mücellit diploması aldı. Bir süre bu meslekte çalıştı. 1953'te Sezai Solelli'nin aracılığı ile Yıldız Dergisi'nin açtığı sinema artist yarışmasına katılıp birinci oldu. Fakat film çevirmeden vatani görevini yapmaya gitti.

1955'te ilk filmi olan "Alın Yazısı"nı çevirdi. İki filmde daha oynadıktan sonra, sinemaya iki yıl ara verdi. Sonra tekrar sinemaya dönerek erkek oyuncular arasında başa oynadı. Bora, 1966'da Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "en başarılı erkek oyuncu" ödülünü kazandı. Ayrıca çeşitli basın organlarınca yılın sanatçısı seçildi.

Oynadığı Film: 99
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Emel Sayın
Oyuncu | 20 Kasım 1945 - Sivas

20 kasım 1945 yılında Sivas'ta dünyaya geldi. Emel Sayın, Suat ve Ahmet Sayın'ın 4 kız çocuklarından biridir. Kardeşlerinin isimleri Şenel, Fatoş ve Hülya'dır.

İlkokulun birinci sınıfına Kayseri'de babaannesinin yanında başlayan Emel; beşinci sınıfı, Toprak Mahsulleri Ofisi'nde çalışan babasının mesleği gereği gittikleri, Biga Dumlupınar İlkokulu'nda bitirdi. Daha sonra altı kişilik Sayın ailesi sırasıyla, Konya, Keşan, Ankara, İstanbul ve tekrar Ankara'ya taşınmak zorunda kaldı.

16 yaşında girdiği Hürriyet Haber ajansı'ın bir yarışmasında ses kraliçesi oldu.

David Tainos Younes isimli kişi ile evlendi, daha sonra 1999 yılında boşandı.

Türk Sineması'na 15 film veren Sayın, Türk sanat dünyasının en beğenilen ve sevilen yıldızı oldu.

************************************************** *******
Engin Çağlar
Oyuncu | 1940 - İstanbul


1940 yılında İstanbul'da doğdu. Asıl Adı Çağlar Övet'tir. Şişli Terakki Lisesi'nde, Robert Koleji'nde ve Hildesheim Güzel Sanatlar Okulu'nda okudu. Sinema ve Ses Dergisi'nin 1968 yılında açtığı artist yarışmasında erkekler arasında ikinci oldu. İlk kez "Öksüz" adlı filmde beyazperdeye çıktı. Birçok filmde romantik jön olarak başrolü oynadı.

1974 yılında sinemadan ayrılarak önce matbaa malzemeleri satan bir iş yeri açtı, sonra da konfeksiyon mağazası açarak, iş hayatına atıldı. Eski Avrupa güzeli Filiz Vural'la evlidir.
Oynadığı Film: 43
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Engin İnal
Oyuncu | 1942 - İstanbul

Orta Öğrenim Galatasaray Lisesi, Yüksek Öğrenim İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Edebiyatı ve Mukayeseli Roman Dilleri Filolojisi, Galatasaray Lisesi'nde Fransızca Öğretmenliği, Yabancı Diller Yüksek Okulu'nda Öğretim Görevlisi, Marmara Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı'nda Öğretim Görevliliği yaptı.

50'ye yakın kitap çevirisi, ansiklopedi çevirisi yaptı.

1964'den günümüze dek sinema oyunculuğu yaptı.

Hobileri arasında motosiklet kullanmak, 6 yıllık ralli pilotluğu, yüzme, eskrim gelmektedir.

1985, Antalya Altın Portakal En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Bir Kadın, Bir Hayat - Feyzi Tuna)

Oynadığı Film: 38
************************************************** *******
Erdal Özyağcılar
Oyuncu | 1948 - Bursa

1948 yılında doğan sanatçı, sinemaya 1967 yılında çekilen Atıf Yılmaz'ın yönettiği "Ölüm Tarlası" isimli film ile girdi.

Özyağcılar, beyaz perdede çok iyi bir oyunculuk örneği sergilerken, Türk sinema izleyicisinin kalbindeki yerini her zaman korudu.

Sinema filmlerinden sonra televizyonda da bir çok dizide rol aldı.

Sanatçı, kendi gibi oyuncu olan Güzin Özyağcılar ile evlendi. Emrah ve Zeynep adlı iki çocuğu oldu

Oynadığı Film: 18
************************************************** ********
Erol Günaydın
Oyuncu | 1933 - Akçaabat / TRABZON

Kavuklu Hamdi'den İsmail Dümbüllü'lere kadar süren meddahlık geleneğinin son temsilcilerinden hem meddah, hem tiyatro sanatçısı olan Erol Günaydın; 1933 yılında Akçaabat'ta doğmuştur. Adına şarkı bile yazılan Kiziroğulları lakaplı aileden gelmektedir.

Nakliye işiyle uğraşan babası çocukların eğitimini bahane ederek, hepsini bir kamyonla İstanbul'a getirdiğinde Erol Günaydın 8 yaşındadır.

Beşiktaş'ta Alaybey Sokağı'na yerleşirler. Erol'un ilkokul yılları, Karadeniz şivesini düzeltmekle geçer. Sonra bir ahbablarının tavsiyesi ile Galatasaray Lisesi'ne yatılı öğrenci olarak girer.

Çetin Emeç, Mümtaz Zeytinoğlu, Tanju Bileda gibi isimlerin olduğu bir sınıfın öğrencisidir Erol Günaydın. Önce hocaları hicvettiği küçük gösterileri ile sınıflar arasında turneye çıkar, sonra okulun tiyatro kulübüne girer.

Galatasaray Lisesi'nden mezun olduktan sonra Fransız ekolüyle gelenekselliği birleştiren sanatçı, ilk defa "Sinekli Bakkal" filminde Kız Tevfik tipiyle 'zenne'liği denedi.

Yıllarca zenne olarak sahneye çıkan Günaydın, 33 senedir evli olduğu Güneş Hanım'la Kenterler'le İzmir'e yaptığı bir turne sırasında tanışır:

- "Şapka Ertekin'in İzmir'de bir kafesi vardı. Oraya takılırdım. Güneş de oranın dekorunu yapıyordu. Tanıştık, Yıldız, Müşfik hep beraber istemeye gittik."

Erol Günaydın üç kız babası: Ayşe, Fatoş ve Günfer. Ayşe ve Fatoş yurtdışında yaşıyor. Günfer, ailesinin yanında, seramik okuyor.

Günaydın:

- "Ben tiyatro için pazarlık yapmayı öğrenemedim. Yaptığım işe değer biçmeyi bir türlü beceremedim. Patronluk da yapamazdım. Patron olacağım, arkadaşıma daha az vereceğim, kendim çok alacağım. Sonra onunla karşılıklı oynayacağız. Ben hassas adamım, onun bakışından bile manalar çıkarırım."
Oynadığı Film: 42
Yönettiği Film: 0
************************************************** *******
Erol Taş
Oyuncu | 1926 -1998 Erzurum

Türk sinemasında "Kötü adam" tiplemesinin değişmeyen karakter oyuncusu Erol Taş, 1926'da Erzurum'da doğdu. İlkokuldan sonra öğrenimine devam etmeyen Taş, yaşamını kazanmak için çeşitli işlerde çalıştı. Taş'ın sinema hayatı 1953'de "Acı Günler" filmiyle başladı.

Kısa sürede karakter rollerinin aranan oyuncusu olan Taş, 1965, 1967 ve 1975'de Antalya Film Festivali'nde "En iyi yardımcı erkek oyuncu" dalında "Altın Portakal Ödülü"nü kazandı. Taş, Metin Erksan'ın "Susuz Yaz" filmindeki rolünden dolayı Turizm Bakanlığı Özel Ödülü ile Meksika Acapulco Festivali'nde özel ödül aldı. İzmir Film Festivali'nde başarılı sanatçılar arasına seçilen Taş, "9 Sütuna Manşet", "Hanımın Çiftliği" ve "Kanun Savaşçıları" adlı televizyon dizilerinde de oynadı.

Erol Taş'ın sinema hayatı tesadüfen başlıyor. Cankurtaran'da bir iplik fabrikasında çalışırken Lütfi Akad da o bölgede bir film çekiyor. Erol Taş işten kaytarıp arkadaşlarıyla çekimleri izliyor. Bu arada mahallenin bir kaç serserisi film ekibine musallat oluyor. Erol taş, film ekibini korumak için bir kaç arkadaşıyla birlikte serserilerle kavgaya girişiyor ve Lütfi Akad'ın yanında adamlara sıkı bir dayak çekiyor. Lütfi Akad, bir kaç gün sonra haber yolluyor, 'Bir kavga sahnesi var, gelsin oynasın' diye. Erol Taş'ın sinema hayatı böyle başlıyor.

Erol taş'ın başına 'kötü adamlığından' dolayı epey bela gelmiş. İşte bunların en ilginçlerinden biri...

Erol Taş anlatıyor: "Yılmaz Güney'in İnce Cumali filminde zalim ve gaddar bir köy ağasını oynuyordum. İğrenç, aşağılık bir adam. Başkasının çiftliğine sahip olmak için köydeki tüm insanları öldürüyor, şahit bırakmamak için tavukları bile kesiyor. Film bitti, doğu illerimizden birinde galası yapılacak kente gittik. Film gösterildi. Herkes sahneye çıkıp konuşma yaptı. Sıra bana geldiğinde ortalık karıştı. Sahneye şişe, taş, yağmaya başladı. Bazı seyirciler üstüme saldırıp yumrukladı. Üstüm başım kan içinde kaldı. Ben, 'Atın, atın. Bana çiçek ve ekmek atıyorsunuz' diye kahakaha atarak seyirciyi selamladım. bu kez tüm salon ayakta alkışlamaya başladı beni. Başka bir olayda da Rus generalini oynadığı bir filmden çıkan seyirciler, Erol Taş'ın kahvesini basmaya ve 'Seni gidi Rus tohumu' diye saldırıp, linç etmeye kalkışmışlardı.

8 Kasım 1998 de vefat etmiştir.

Oynadığı Film: 244
Yönettiği Film: 0
************************************************** ********
Ertem Eğilmez
Yönetmen | 1929 - İstanbul

İlk ve orta öğrenimini Konya da tamamladı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra dükkan açıp bakkallık yaptı. Askerlik sonrasında, Çağlayan Yayınevini kurdu.

1950’li yılların sonuna doğru bir çok karikatüristin yetiştiği Tef adlı mizah dergisini çıkardı. Yayın dünyasında çıkardığı cep kitapları ile bir devrim yaptı. Kemal Tahir’e, Mayk Hammer takma adıyla polisiye romanları yazdırdı.

Ardından, 1961 yılında Efe ve 1964 yılında Arzu Film şirketini kurdu. Yapımcılık ve yönetmenlik yapmaya başladı.

1965 yılında popüler aşk filmleri, 1970’li yıllarda sevgi, dostluk ve güncel olayları güldürü öğesiyle kaynaştırarak filme aldı. 1960 yılların sonuna doğru, Arzu Film güldürüleriyle gerçek halk sineması örneklerin vermiştir. Rıfat Ilgaz’dan uyarladığı Hababam Sınıfı serisiyle oldukça büyük bir ilgi uyandırdı. 1980 yılında yaptığı Banker Bilo ve 1988 yılında yaptığı Namuslu filmleriyle, Türkiye’nin temel sorunlarına bakışı açısını kendi mizah anlayışıyla ele aldı. 1988 yılında yönettiği Arabesk filmi gişe de oldukça büyük bir başarı elde etti.

Yönettiği Film: 39
Senaryosunu Yazdığı Film: 5
************************************************** ************
Eşref Kolçak

Oyuncu | 28 Ocak 1927 - Erzurum

1947 yılında "Fedakar Ana" filmiyle sinemaya başlayan Eşref Kolçak, sayısız filmde başrol oynadı.

Ünlü pop şarkıcısı Harun Kolçak’ın babası olan Eşref Kolçak, son dönemlerde "Berlin in Berlin", "Güle Güle" filmlerinde oynadı…

Oynadığı Film: 125
**************************************************
F
**************************************************
Fatma Belgen
Oyuncu | 1949

1949 doğumlu sinema oyuncumuz, Zeki Alasya - Metin Akpınar ile birlikte Mirasyediler, Nereden Çıktı Bu Velet, Güler misin Ağlar mısın ve Beş Milyoncuk Borç Verir misin gibi filmlerde oynamış, bir çok filminde ise acı çekmiş ve düşmüş kadın rollerini başarı ile canlandırmıştır.

Günümüzde çeşitli tv yapımlarında rol almaktadır.

Oynadığı Film: 84
**************************************************
Fatma Girik
Oyuncu | 1942 - İstanbul

1942 İstanbul doğumlu olan oyuncu bir süre İstanbul Kız Lisesi'nde okudu.

Sinemaya figüran olarak girdi ve "Günahkar Baba" filminde ilk kez küçük bir rolde gözüktü.

1958'de Seyfi Havaeri'nin yönettiği "Leke" filminde başrol oynadı. Kısa bir süre sonra üne kavuşarak, Türk sinemasının başa oynayan üç oyuncusundan biri oldu ve bu ününü uzun süre korumasını bildi.

"Keşanlı Ali Destanı" ve "Sürtüğün Kızı" ile Altın Portakal Film Festivali'nde, "Ezo Gelin", "Boş Beşik" ve "Acı" ile de Adana Altın Koza Film Festivali'nde "en başarılı kadın oyuncu" ödülünü kazandı. Taşkent Film Festivali'nde "Kızgın Toprak" ile jüri ödülünü kazandı. Ayrıca çeşitli kuruluşlar ve yayın organları tarafından başarılı oyuncu ödüllerine layık görüldü. Girik, sinema oyunculuğunun yanı sıra sahneye çıkarak, ses sanatçılığı da yaptı.

Oynadığı Film: 142
************************************************** *********
Fatma Karanfil
Oyuncu | 03.02.1952 - Eskişehir

1952 yılında Eskişehir'de doğan oyuncu, 1967-69 yılları arasında L.C.C. Tiyatro okulu'nda okudu. Tiyatro eğitimi boyunca büyük ustalar Muhsin Ertuğrul, Haldun Taner, Nurettin Sevin, Beklan Algan, Ayla Algan, Makadowski'den dersler aldı.

1968 de Ses Dergisi Artist yarışmasında 3ncü olup sinemaya başladı. 1968-72 yılları arasında Türk Sineması'da 100 civarı Türk filmi ve ortak yapım filmlerde oynadı.

1975 yılında Ali Kocatepe ile evlendi, daha sonra ayrıldı.

Seks filmleri başlayınca, 1976-80 yılları arasında Tekstil işini seçip "Dress making - Design and plannig" konularında eğitim için Londra'ya gitti.

Bir işadamıyla 1984 yılında 2. evliliğini yaptı.

1999 yılında göğüs kanseri teşhisi ile ameliyat olunca emekli oldu.

2001 yılında televizyona dizi film çekmeye başladı.

Ödülleri:
1968 Ses Mecmuası 3.sü Ödülü

1968 İzmir Gazeteciler Cemiyeti Yılın Sanatçısı Ödülü
1972 Ankara Gazeteciler Cemiyeti Yılın Sanatçısı Ödülü
1972 9. Antalya Film Şenliği - Altın Portakal Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü (Üvey Ana filmi ile)
1972 Yılın Sanatçısı Ödülü

Dizileri: Kumsaldaki İzler - Veli Çelik
Kınalı Kar – Taner Akvardar
Leylek Havada - Cem Akyoldaş
Çocuklar Duymasın - Raşit Çelikezer
Çocuklar Ne Olacak - Raşit Çelikezer
Üç Kadın - Atıf Yılmaz / Orhan oğuz
************************************************** *********
************************************************** *********
Ferdi Tayfur
Oyuncu | 1945 - Adana


Gerçek adı Turan Bayburt olan sanatçı, 1945 yılında Adana'nın Hürriyet Mahallesi, 381 Sokakta doğdu. İki kız, iki erkek 4 kardeş olan sanatçının, annesinin adı Şerife, babasının adı Beyköylü Cumalidir.

Kısa zamanda adını Arabesk müziğin devleri arasına giren sanatçı, sinemadaki oyunculuğundan sonra yönetmenlik de yapan başarılı sanatçı, çok sayıda filmin yönetmenliğini üstlendi.Yaklaşık 50 kaset ve 30'un üzerinde film yapan ünlü sanatçı, 1982 yılında Ferdifon Plakçılık şirketini kurdu.


Oynadığı Film: 41
************************************************** ********
Feridun Karakaya
Oyuncu | 1928 - İstanbul

İstanbul’da 1928 yılında doğan Feridun Karakaya, Kabataş Erkek Lisesi’nden mezun oldu.

Sahne hayatına Şehir Tiyatroları’nda başlayan Karakaya, son olarak ‘Fotoğrafçı’ ve ‘Sarıpınar 1914’ adlı oyunlarda rol almıştı.

Yaş haddinden 1995 yılında emekli olana kadar değişik komedilerde rol alan, emekli olduktan sonra da konuk oyuncu olarak sahneye çıkmaya devam eden Karakaya, sinemada da ‘Cilalı İbo’ rolüyle yıldızlaşmıştı. Yıllarca Türk sinemasına ve tiyatrosuna hizmet veren Karakaya, İsmail Dümbüllü Ödülü de almıştı.

Feridun Karakaya, modern tiyatronun en iyi oyuncularından biri olarak ‘Scapin’in Dolapları’ adlı oyunda gösterdiği performans dolayısıyla Fransız ‘Legion d’Honneur’e layık görülmüştü.
Oynadığı Film: 27
************************************************** ********
Fikret Hakan
Oyuncu | 23 Nisan 1934 - Balıkesir

Asıl adı Bumin Gaffar Çıtanak olan Fikret Hakan, 23 Nisan 1934 tarihinde Balıkesir'de dünyaya geldi. Annesi hemşire, babası edebiyatçıydı. Taksim Lisesi birinci sınıfından ayrılıp, tiyatro oyuncusu olmak isteyen Fikret Hakan, 1950 yılında 'Üç Güvercin' adlı oyunla tiyatro sahnelerine ilk adımını attı. Yeşilçam tarafından keşfedilmesi ise uzun sürmedi. 1953 yılında 'Köprüaltı Çocukları' adlı filmle sinemaya geçti. Yalnız fiziğiyle değil, güçlü oyunculuğuyla da sinemada adından söz ettirdi. Sert ve öfkeli bakışları, sevimli gülüşü ve babacan tavrıyla sinema seyircisini kendisine bağlamasını bildi. 1955'te Lütfi Akad'ın yönettiği 'Beyaz Mendil' adını duyurmasını sağladı. O dönem sinemasını hiç unutmadı...

'Sinemamız en yazık ki bölge işletmecileri ile taşeron durumundaki yapımcı firma ilişkileriyle hastalıklı büyüdü. Bizim dönemimiz senet bono dönemiydi. 20 bin liralık senedi, 15 bin liraya kırdırıp yerdik. Herkes böyle yaptı. Biraz tutumlu olup bir köşeye para atmasaydım, şimdi ben de sürünüyor olacaktım. Sinemadan kazanılan paralar ne yazık kı sinema dışına taşındı. Çok kazananlar otomobil aldı, ev aldı, lüks hayat yaşadı. Kimse stüdyo kurmayı düşünmedi ne yazık ki. Oysa halkın sinemadan başka bir eğlencesi de yoktu o zaman. Eğer programlı bir yatırım yapılsaydı, şimdi Türk Sineması dünya çapında olurdu. Ancak dedim ya maalesef hiç kimse bir şey yapmadı. Herkes biz bu seyirciyi daha ne kadar süre oyalarız diye düşündü. Bu arada da yapılan bazı güzel filmler oldu. Hepsi bu kadar işte. Bir gün mutlaka Yeşilçam'ın filmi çekilmeli.'

1970'lerde durgunluk dönemine giren Hakan, daha sonra tekrar parlayarak, önemli filmlerde rol aldı. 1980'lerde ise çoğunlukla ikinci derecede rollerde ya da çift aktörlü filmlerde oynayarak, Türk sinemasnda en uzun süre yerini koruyan oyunculardan birisi oldu. Sinema oyunculuğunun yanı sıra "Sürgünden Geliyorum", "En Büyük Patron" ve "Sürgün" filmlerin yönetmenliğini yaptı.


Oynadığı Film: 170
************************************************** ***********
Filiz Akın
Oyuncu | 1943 - Ankara

1943 yılında Ankara'da doğdu. Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nde bir süre okudu. Sinemaya geçmeden önce bir acentada çalıştı. 1962'de Artist dergisinin düzenlediği yarışmayı kazanarak sinemaya geçti ve aynı yıl "Akasyalar Açarken" adlı filmini çevirdi.

1961'de 8. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "En İyi Kadın Oyuncu Ödülü"nü kazandı. Yönetmen Türker İnanoğlu ile evlenip boşandı. Sinemanın çocuk oyuncusu olarak tanınan İlker İnanoğlu'nun annesidir. Sinema oyunculuğunun yanı sıra şarkıcı olarak sahneye çıktı. MİT eski Müsteşarı Sönmez Köksal'la evlendi. Yaşamını Paris'te sürdürdü.
Oynadığı Film: 87
************************************************** ******
G
************************************************** ******
Göksel Arsoy
Oyuncu | 1936 - Kayseri

15 Mart 1936 yılında Kayseri'ne dünyaya geldi. Babası Remzi AKsoy, Almanya'da dizel ve oksijin motorları uzmanıydı. Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Kayseri Hava İkmal Merkezi'ne transfer edilince Göksel Arsol da ilkokula Kayseri'de başladı. İkinci sınıftan itibaren ilkokula İstanbul'taki teyzesinin yanında Bakırkaş Taş Mektep'te devam etti. Liseyi ise Haydarpaşa Lisesi'nde bitirdi. Nursel adlı bir kız kardeşi olan Göksel Arsoy'un çocukluk yılları, babasının görev yaptığı Kayseri Hava İkmal Merkezi'Nde uçaklar arasında geçti. Arsoy o yılları her zaman hatırladı...

'Uçaklar en büyük tutkumdu. Sık sık babamın yanına gidip uçakları inceliyordum. Daha o yıllarda pilot olmaya karar vermiştim bile. Gelecekte pilot olamadım ama Türk sinemasının ilk havacılık filmi olan 'Şafak Bekçileri' filmini Eskişehir'de çekerken, hep çocukluğumu yaşadım.'

Göksel Arsoy, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde okurken, Yeşilköy Havaalanı'nda bir İngiliz şirketinde çalışmaya başladı. Sinemaya 1958 yılında Sırrı Gültekin'in yönettiği 'Kara Günlerim' adlı filmle geçti. Ardından 'Kelepçe' ve 'Samanyolu' adlı filmlerde başrol oynadı. Belgin Doruk'la birlikte sinemadaki 'ideal çift' modasını başlattı. Göksel Arsoy, Ayhan Işık'la çok iyi dosttu ve onunla ilgili anılarını hiç unutmadı...

'Bir akşam Tarabyo Garajı'nda yemek yiyoruz. Ayhan birden bire 'Ben lisedeyken koşuda şampiyondum, beni kimse geçemez' dedi. İkimiz de içkiliyiz. Hadi koşalım dedim. Gece saat 24.00... Tarabya oteline kadar koştuk ve ben birinci oldum. Rahmetli Ayhan, mazereti hazır, ayağı çekmiş. Ayhan'la yine kıza süren bir dargınlık yaşamıştık. Sonra barıştık tabii.'

Oynadığı Film: 58
************************************************** ********
************************************************** ***********
Gülşen Bubikoğlu
Oyuncu | 1954 - İstanbul

1954 yılında İstanbul'da doğdu. Fatih Kız Lisesi'ni ve LCC kursunu bitirdi.

1973 yılında düzenlenen geleneksel Ses Dergisi artist yarışmasına katıldı.

İlk elemelerden itibaren dikkatleri üzerinde toplayan bu yıldız adayı yarışmanın rakipsiz favorisi olarak göz dolduruyordu. Bu yıldız adayına, ortak işletme kuran, Erler Film - Türker İnanoğlu, Arzu Film - Ertem Eğilmez, Akün Film - İrfan Ünal ilk seçmelerden sonra göz koymuşlardı. Yıldız olacağına mutlak gözüyle bakılan bu adayın, yalnız kendi işletmelerinde çalışmalarını istiyorlardı.

Ses Dergisinin her yıl düzenlediği bu yarışmada sekiz büyük film yapım şirketi, 3 kadın, 3 erkek oyuncu adayını seçerdi. Birinci seçilen kadın ve erkek oyuncu adayının bu sekiz yapımcıya iki yıl süre ile birer film yapma mecburiyeti vardı. Bu yüzden Gülşen Bubikoğlu birinci seçilirse bu sekiz firmaya film yapma zorunluluğu doğuyordu. Diğer seçici yapım şirketleriyle film yapmaması için Bubikoğlu birinci seçilmemeliydi.

Seçim gizli oyla yapılıyordu, 3 ortak yapım şirketi (Erler Film - Türker İnanoğlu, Arzu Film - Ertem Eğilmez, Akün Film - İrfan Ünal) Bubikoğlu'na 10 üzerinden 1 verdiler. Oylar açıldığında 55 oyla Necla Nazır birinci seçilmişti. Gülşen Bubükoğlu ikinci seçilmişti. Bu sayede, sadece bu 3 yapım şirketi ile daha yüksek ücretle kendisiyle film yapacaktı ama Gülşen Bubikoğlu'nun bunlardan haberi yoktu.

Gülşen Bubikoğlu, Türker İnanoğlu'nun Bitirim Kardeşler Sosyetede (1973) filminde baş kadın rolünü oynayarak Erler Film'e ve yeşilçama merhaba dedi.

Bubikoğlu, 1974 yılında Türker İnanoğlu ile birlikte kimseye haber vermeden, yalnızca bir kaç aile dostu huzurunda Kemal Utku'nun evinde evlendiler.

Türker İnanoğlu ile evlendikten sonra Gülşen Bubikoğlu Erler Film'in bir numaralı kadın yıldız oyuncusu oldu ve çevirdiği filmlerle güldürüye, drama, duygusal ve hareketli filmlere yatkınlığını göstererek hem seyircinin büyük beğenisini kazandı, hem de Türk sinemasının yıldızları arasında özel bir yer edindi.

28 aralık 1977 yılında kızları Zeynep dünyaya geldi. Halen, Türker İnanoğlu ile bu mutlu evliliği devam etmektedir.

Televizyon hayatımıza girince çeşitli televizyon dizilerinde rol aldı.
Oynadığı Film: 41
************************************************** ********
H-I-İ
************************************************** ********


Hale Soygazi
Oyuncu | 1950 - İstanbul

1950'de İstanbul'da doğdu. Erenköy Kız Lisesi'ni bitirdi. Fransız Filolojisi ikinci sınıftan ayrılarak İsviçre'ye gitti ve orada mankenlik kursu gördü. Yurda dönüşünde manken ve fotomodel olarak çalıştı.

1972'de Saklambaç Gazetesi'nin açtığı Türkiye Sinema Güzellik Yarışması'na katılıp birinci oldu. Daha sonra "Avrupa Sinema Güzeli" seçildi. Aynı yıl ilk filmi "Kara Murat"ı çevirdi. 1978'de "Maden" filmindeki rolünden dolayı Antalya Festivali'nde en başarılı kadın oyuncu ödülünü kazandı. Sinema oyunculuğunun yanında sahneye çıktı. Ses sanatçısı Ahmet Özhan'la evlenip ayrıldı.
Oynadığı Film: 37
************************************************** ********
Halil Ergün
Oyuncu | 8 Eylül 1946 - İznik

1946'da İznik'te doğdu. Siyasal Bilgiler Yüksek Basın Yayın Okulu'ndan mezun oldu. Sanat yaşamına okul yıllarında tiyatro oyuncusu olarak atıldı. Bursa Halk Eğitim Merkezi, Oda Tiyatrosu, Ankara Deneme Sahnesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi tiyatro kulübünde sahneye çıktı. 1968'de Halk Oyuncuları'na girdi. Bir yıl sonra Ankara Birlik Sahnesi'ni kurdu.

Alp Zeki Heper'in "Soluk Gecenin Aşk Hikayeleri" filmiyle sinemaya geçti. Çoğunlukla sosyal ve siyasal içerikli filmlerde rol aldı. Başta "Unutulanlar" olmak üzere bir çok TV filminde oynadı.
Oynadığı Film: 44
************************************************** ********
Halit Akçatepe
Oyuncu | 1938 - İstanbul

Tiyatro ve sinema oyuncusu Halit Akçatepe 1938'de İstanbul'da doğdu. Saint Benoit Fransız Erkek Lisesi'nden mezun oldu. Sanat yaşamına 1956'da "Süt Kardeşler" oyunuyla atıldı. Dostlar Tiyatrosu kadrosunda yer aldı. Tiyatronun yanı sıra sinema oyunculuğu da yaptı.

İlk filmlerinde figüran olarak rol aldı. Daha sonra duygusal komedilerde karakter rolleri canlandırdı.
Oynadığı Film: 58
************************************************** *******
Hulusi Kentmen
Oyuncu | 1912 - Bulgaristan

1912 yılında Tirnova (Bulgaristan)'da doğdu.

Deniz Astsubay Okulu'ndan mezun oldu. Uzun süre orduda kaldı, daha sonra emekli olarak sanat yaşamına atıldı.

İlk olarak "Hisse-i Şaiya" oyunuyla profesyonel oldu. 1940'da "Sürtük" filmiyle sinema oyunculuğuna başladı.

1967'de Hüseyin Baradan ve Şahin Tek'le daha sonra da Atıf Kaptan ile topluluk kurarak Anadolu turnelerine çıktı.

Türk sinemasında çoğunlukla baba rollerinde gözükerek, babacan tavrıyla popüler oldu.

1980'de İzmir Fuarı'nda sahneye çıkarak, keman çalıp, fıkralar anlattı. Birçok TV reklamında ve "Parkta Bir Sonbahar Günüydü" adlı televizyon dizisinde oynadı. 500'ün üzerinde filmde rol aldı.

Kentmen, 20.12.1993 tarihinde İstanbul'da aramızdan ayrıldı.

Oynadığı Film: 194
************************************************** *********
Hülya Avşar
Oyuncu | 1963 - Edremit

Hülya Avşar 10 Ekim 1963 doğumlu. Doğum yeri Edremit. Annesi Giritli, babası ise Ardahanlı...

Orta halli bir ailenin üç kız çocuğunun en büyüğü. İlkokulu Edremit, Ayvalık ve Havran'da okudu. Ortaokul ve liseyi Ankara Cumhuriyet Lisesi'nde bitirdi. Liseyi bitirir bitirmez Mehmet Tecirli adlı bir mühendisle evlendi. Evliliği bir yıl bile sürmedi. Anlaşamadılar ve ayrıldılar.

Evliliğini bitirir bitirmez istanbul'a geldi ve Bulvar Gazetesi Kainat Güzellik Yarışması'na katıldı. Birinci seçildi ama daha önce evlilik geçirdiği için tacı geri alındı. Hülya Avşar, daha sonra kendisiyle yapılan bir söyleşide "Belki o talihsiz olay gerçekleşmeseydi, ben bugün burada olamayacaktım" der.

Yarışmadan sonra birbiri ardına reklam ve film teklifi aldı. İlk filmi "Haram"ı 1983 yılında Salih Güney ve Fikret Hakan'la paylaştı. Bu filmden sonra şansı iyice açıldı ve oynadığı filmlerle, yaşadığı aşklarla adından sıkça söz ettirdi.

Oynadığı Film: 40

************************************************** **********
Hülya Koçyiğit
Oyuncu | 12 Kasım 1947 - İstanbul

12 kasım 1947’de Kuzguncuk’ta dünyaya geldi...Anne adı Melek baba adı Sedat idi... Ondan hemen iki yıl sonra kız kardeşi Feryal 6 yıl sonra ise öteki kız kardeşi Nilüfer dünyaya geldi. Anne ve narenciye tüccarı babanın ilk göz ağrısı olma ayrıcalığını ömür boyu yaşadı... Zaman zaman bu ayrıcalık dezavantajlarla eşitlendiyse de o çok mutlu bir çocukluk yaşadı... Yürümeye başladığı andan itibaren kendi gösterme fırsatlarının tümünü değerlendirdi. Tüm aile gittikleri Medrano Sirki’nde kendini sahneye atıp da dans etmeye başladığında ve inanılmaz bir alkış aldığında henüz ilkokula bile gitmiyordu.

İlkokul 1’den sonra girdiği konservatuar sınavını kazandı ve 8 yaşında Ankara’ya yatılı bale öğrencisi olarak okumaya gitti. İki sene boyunca özlem, gözyaşı ve gidip gelmelerle süren maceranın sonunda İstanbul konservatuarına geçiş yaptı. Hem okul hem konservatuar yürüyüp giderken kardeşleriyle birlikte İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda çocuk Tiyatrosu’nda sahneye çıkmaya başladı... Derken bir gün Muhsin Ertuğrul onu karşısına alıp "küçüğüm sen çok yetenekli bir çocuksun. Günün birinde önemli bir tiyatro sanatçısı olacaksın. Ama bunun için drama eğitimi alman gerek dedi... Bu Hülya Koçyiğit için inanılmaz bir rüya idi. Ve ona bir kez daha Ankara yolu göründü... Bu arada Metin Erksan’ı küçük kızı Nilüfer ile çektiği film sırasında tanıyan anne Melek Koçyiğit onun "Susuz Yaz" adlı film için bir genç kız aradığını duydu ve Hülya’ya Erksan ile karşılaştırdı... Sene 1963 Hülya henüz 15 yaşında küçük bir kız...

Film setinde Metin Erksan genç oyuncusunu köylülerin arasına salıverdi. Hülya bir süre sonra onlardan biri gibi olunca Erksan onu kamerasının önüne aldı... Ve başrollerini Erol Taş ve Ulvi ile çevirdiği bu film ülkemize "Altın Ayı" ödülünü kazandırdı. Bu ödül 80 yıllık sinema tarihimizin en önemli ödülü oldu. Susuz Yaz’ın galasının ardından Sedat bey hastaneye kaldırılır ve bir hafta sonra 39 yaşındayken de yaşamını yitirir. Hülya ve ailesi için bu inanılmaz bir yıkım olur... Bu acının izini Hülya hep taşımaktadır. Bu filmin hemen ardından Meksika Film Festivali’ne davet edilen Susuz Yaz ekibi çok ilgi gördü. Hülya Koçyiğit orada Metro Golden Mayer’den "6 yıllık sözleşme" önerisi aldı. Orada kalıp hem sinema eğitimi alması hem de sonrasında film çevirme önerisini reddettiğine halen inanamıyor Koçyiğit... Sonra filmler arka arkaya gelmeye başladı... Küçük kız filmlerle büyümeye başladı... Üçüncü Filmi "Vurun Kahpe"ye yine unutulmaz Türk filmleri arasındaki yerini koruyor...

Arka arkaya çekilen filmler ve derken sürmenaj başlangıcı tehlikesi üzerine Hülya kız kardeşini alıp Büyükada'da bir tanıdıklarının oteline gider. İki üç gün dinlenmek istemektedir. Derken mahalleden futbolcu Ercan ağabeyi aynı otele kampa gelen Fenerbahçe takımından Selim Soydan’ı Hülya ile tanıştırır. Selim kafasına koymuştur bu kızla evlenecektir ve cümbür cemaat görüşmelerle dördüncü buluşmada baş başa kaldıkları ilk anda Selim Hülya’ya evlenme teklifi eder... Melek hanım önce itiraz etse de daha sonra aileyi tanıyınca kızını vermeyi kabul eder ve nişan nikah derken 1968 yılının 8 ağustos günü Hülya Koçyiğit evlenir. Bir yıl sonra da kızları Gülşah dünyaya gelir. Hülya anne evindeki sıkıyönetimden koca evinde özgürlüğe çıkar. Artık eşi ile birlikte saat sınırı olmaksızın istedikleri her şeyi yapmaktadırlar. Evlilik ve çocuk onun sinemadaki hızını kesmez . Ödülleri ve kariyeri zirveye fırlar...

Sinemanın açmaza girdiği günlerde sahneye çıkma önerisini kabul eder ve tam on yıl as solist olarak sahneye çıkar. Halk konserleri onun için müthiş mutluluktur. Derken Lütfi Akad’ı arar Koçyiğit. Onunla film yapmak istediğini söyler. Türk Sinema tarihinin en önemli on filmi arasında da yer alan "Gelin", "Düğün", "Diyet" üçlemesini çeker sanatçı... Artık sosyal içerikli filmler onun için vazgeçilmezdir... Derken 1987’de de Anavatan Partisi’nden CHP’nin kalesi olan İzmir’den milletvekili adayı olur. İkinci sıradadır ve 115 oyla seçimi kaybeder. Aslında bu kaybedişi tanrının ona bir armağanı olarak niteliyor sanatçı... Derken anneanne olur. Kırk yaşında genç bir kadın anneanne olmuştur. Ve tonunu bakmak onun birden birinci işi olur. Kızında gerçek anlamda yaşayamadığı beraberliği torunu ile yaşar... Bir süre sonra 1998 yılında "Son Çare" adlı bir TV haber programı yapar... Bir buçuk yıl sürer bu program... Ardından Hülya Koçyiğit biraz dinlenmek üzere işine arar veri. Çünkü gerçek dramlar onu inanılmaz yaralamıştır. Ve tam on yıllık aradan sonra Hülya Koçyiğit "Nisan Yağmuru" adlı TRT dizisi için yeniden kamera önüne geç meye karar verir. Başrolünü Cihan Ünal ile paylaştığı 26 bölümlük dizinin ardından "Şellale" adlı film için yeniden kamera karşısına geçer. Bu film ile Türk sinemaseveri onu yeniden bağrına basar. Koçyiğit şu günlerde yeni bir TV dizisinin hazırlıkları aşamasında...
Oynadığı Film: 128
************************************************** ********
Hüseyin Baradan
Oyuncu | 1932 - İzmir

1934'de İzmir’de doğdu. Bir süre lise öğrenimi gördü ve sonra gazetecilik yaşamına atılarak, foto muhabirliği yaptı.

Sinemaya 1954’te “Feleğin Sillesi” filmiyle girdi. Çoğunlukla kötü adam rollerinin değişmez oyuncusu oldu.

1967’de Hulusi Kentmen ve Şahin Tek’le birlikte bir tiyatro grubu kurarak Anadolu turnelerine çıktı. Bir süre şovmenlik yaptıktan sonra tekrar tiyatroya döndü.

Baradan, gazetecilik, tiyatro ve sinema oyunculuğunu birlikte yürütmektedir.

Türk sinemasının kötü adamı Hüseyin Baradan o muzip yüz ifadesiyle, kötülerin en sevimlisi oldu

Oynadığı Film: 96
************************************************** ********
Itır Esen
Oyuncu | 1952

70’li yıllarda bir çok filmde oynadı.Yeşilçamın en unutulmaz oyuncularından biri oldu.

Harika bir kişiliğe sahip çok hanım bir insan olmasıyla ön plana çıkmaktadır. Çeşitli televizyon yapımlarında rol aldı.
Oynadığı Film: 8
************************************************** ********
İbrahim Tatlıses
Oyuncu - Yapımcı - Yönetmen | 1 Ocak 1952 - Şanlıurfa

İbrahim Tatlıses, 1 Ocak 1952 yılında Urfa'da dünyaya geldi. Yedi çocuklu kalabalık ve fakir bir ailenin çocuğuydu.

Adanalı bir sinemacının, inşaatta türkü söyleyen bu muazzam sesi duymasıyla birlikte şöhret yolu açılmış oldu. Önce Adana'da ardından Ankara'da çeşitli gazinolarda sahne aldı.

1977 yılında çıkardığı "Ayağında Kundura" adlı kırkbeşlik plakla tüm Türkiye'ye sesini duyurdu.

Sanatçının Şanlıurfa'da bulunan eşinden 1 erkek ve 2 kız, sinema sanatcısı Perihan Savaş'tan bir kız ve Derya Tuna'dan ise 1 erkek çocuğuna sahiptir.

Sinemada gösterime giren tüm filmleri, dönemin en hasılat yapan filmleri arasında yerini aldı.
Oynadığı Film: 29
************************************************** *********
İhsan Yüce
Oyuncu - Senarist | 1930 - Elazığ

1930'da Elazığ'da doğan sinema ve tiyatro oyuncusu İhsan Yüce, aynı zamanda senarist ve yönetmenlik de yaptı.

İzmir Atatürk Lisesi ve ardından İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'nde okudu. Sanat yaşamına İzmir'de başlayan Yüce, daha sonra Bizim Tiyatro'yu ve Drama Tiyatrosu'nu kurdu.

"Altın Yumruk'la adım attığı sinemada 'Senede Bir Gün', 'Bir Millet Uyanıyor' ve 'Sürtüğün Kızı' gibi fönemli filmlerde rol aldı. 'Derya Gülü' ile 18'inci Antalya Altın Film Şenliği'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü aldı.

Asıl mesleği senaristlik olan İhsan Yüce, 117 filmde rol aldı, altı film yönetti, bir filmin yapımcılığını üstlendi ve 55 filmin de senaryosuna imza attı.

Tiyatro ve sinema sanatçısı İhsan Yüce, 1984 yılında 54 yaşındayken yaşamını yitirdi.

Ödülleri
13'üncü Antalya Film Şenliği, 1976, 'İşte Hayat' ile En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
18'inci Antalya Film Şenliği, 1981, 'Derya Gülü' ile En İyi Erkek Oyuncu

Oynadığı Film: 85
Senaryosunu Yazdığı Film: 51
Yönettiği Film: 6
************************************************** ********
İlker İnanoğlu
Oyuncu | 1965 - İstanbul

1965 yılında İstanbul’da doğdu. Annesi Filiz Akın, babası yönetmen – yapımcı Türker İnanoğlu olan küçük İlker yürümeye ve konuşmaya başlayınca soluğu setlerde aldı.

Türk sinemasının ünlüleri İlker’in rn yakın dostları oldu, onların kucağında büyüdü.

Sinemamıza İlker İnanoğlu adında yeni bir çocuk yıldız kazandıran Yumurcak filmi, Türk sinemasında bir çığır açmıştır… Daha önceki yıllarda Zeynep Değirmencioğlu (Ayşecik), Parla Şenol gibi kız çocuklarının kahraman oldukları filmler büyük ilgi toplamışlardı. İlker İnanoğlu’nun oynadığı Yumurcak filmi ise, Türk sinemasına ilk kez bir erkek çocuk yıldız kazandırmıştır.

Antalya Film Festivalinde “En iyi Çocuk Oyuncu” ödülünü kazandı.

Yumurcak filmleriyle ünlenen İlker İnanoğlu’nu daha sonra ülkede artan terör eylemleri üzerine babası İsviçre’nin Cenevre şehrindeki Leman Koleji’ne kaydettirdi.

1986 yılında, Türkiye’ye gelen ve babasıyla çalışmaya başlayan İlker, Biricik adlı bir kızla tanıştı. Uzun bir flört döneminden sonra Biricik ile evlendi.ama mutluluğu uzun sürmedi.1986 yılında evlendiği eşinden 1988’de ayrıldı.

İlker İnanoğlu Amerika’da sinema mastırını yapmak için gittiği LosAngelas’ta tanışıp evlendiği Amerikalı eşi Chloe’den bir oğlu oldu. Adını amcasının adını “Berker” koydular.

Daha sonra çeşitli televizyon yapımlarında rol aldı.

2006 yılında Yeşil Salkım’la evlendi.

Oynadığı Film: 6
************************************************** ********
İlyas Salman
Oyuncu | 1954 - Malatya

1954'de Malatya'da doğdu. İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nü bitirdi. Sanat yaşamına ilkokul çağlarında amatör tiyatrocu olarak atıldı. Malatya Halk Eğitim Sahnesi'nde sahneye çıktı.

Şehir Tiyatrosu'nda oynadı. 1978'de Atıf Yılmaz'ın yönettiği "Baskın" filmiyle sinema oyunculuğuna başladı. Değişik tiplemeyle kısa sürede komedi filmlerinin aranan oyuncusu oldu. "Yedi Kocalı Hürmüz" müzikalinde oynadı.
Oynadığı Film: 39
************************************************** ********
İsmail Hakkı Şen
Oyuncu | 1927 -

1927 doğumlu. Teknik öğretmen. Kore gazisi. 1958 yılında profesyonel tiyatro sanatçısı olarak çalışmaya basladı. Ankara ve İstanbul'da birçok tiyatroda, pek çok oyunda rol aldı.

Samsun'da bir bölge tiyatrosu açarak Karadeniz Bölgesi'nde çalışmalar yaptı. Ankara Yarıaçık Cezaevi'nde hükümlülere tiyatro çalısmaları sundu. 1969'da İstanbul'da sinema çalışmalarına başladı ve bugüne kadar iki yüze yakın filmde rol aldı.

Yayımlanmış radyo tiyatrosu oyunları ve filme alınmış senaryoları vardır. Çok severek oynadığı oyunlardan bazıları; "Victor", "Eskici Dükkânı", "Makbet 69", "Durand Bulvarı", "Toreadorlar Valsi", "Kırmizı Fenerler", "Sarıpınar 1914".
Oynadığı Film: 11
************************************************** *********
İzzet Günay
Oyuncu | 1934 - İstanbul

1934 doğumlu olan sanatçı, Haydarpaşa Lisesi'ni ve Deniz Lisesi'ni bitirdi. İstanbul Belediyesi İmar Müdürlüğü'nde çalıştı. Vatani görevinden sonra, linyit ticaretiyle uğraştı. Gazete ilanı ile Dormen Tiyatrosu'na başvurdu ve bu toplulukta sergilenen "Kara Ağaçlar Altında" oyununda ufak bir role çıkarak, sanat yaşamına atıldı. Daha sonra "Sokak Kızı İrma", "Pasifik Şarkısı Zafer Madalyası" ve daha birçok oyunda rol aldı.

1958'de Kemal Film'in yaptığı "Kırık Plak" filmindeki Zeki Müren'in şoförü rolünde sinema oyunculuğuna başladı. Birkaç ufak rolden sonra "Varan Bir" filminde başrolü oynadı ve kısa bir süre sonra klasik Türk müziği dalında sahneye çıktı. 1964'te "Ağaçlar Ayakta Ölür" filmindeki rolüyle Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en başarılı oyuncu seçildi. İzzet Günay antikacılık yapmaktadır.

Türk Filmleri Sohbet Odası